Güncellemeler için abone ol
Tarihen'den, tarih hakkında tüm bildirimleri alın.
Yazar: Umut Martinovic
2019 yılından itibaren kurmuş olduğum tarihen.com web sitesinde elimden geldiğince araştırdığım konuları detaylı olarak siz değerli kullanıcılarımıza aktarmaya çalışıyorum.
Machu Picchu antik kenti, And Dağları’nın bir dağının zirvesinde, 2.430 m yükseklikte, Urubamba Vadisi üzerinde kurulmuştur. Peru’nun Cusco Şehrine 88 km mesafede bulunur. Şehir, İnkalı bir hükümdar olan Pachacutec Yupanqui tarafından 1450 yılları civarında inşa ettirilmiştir. İspanyol istilacılar 1532 yılında buraları işgal ederken sık dağlar arasında kalmış bu şehir, istilacılar tarafından fark edilmemiş ve bu sayede zarar görmemiştir. Şehrin inşası tamamlandıktan kısa süre sonra yayılan çiçek hastalığı salgını nedeniyle şehir terkedilmek zorunda kalınmıştır. Machu Picchu 200’den fazla merdiven sistemiyle birbirine bağlı olan taş yapıdan oluşur. Şehrin 3000 basamağı bugün hala gayet iyi durumdadır. Ayrıca hemen yanında Huayna Picchu isminde 2720 metre yüksekliğinde…
Dünyanın yeni yedi harikası 2007 yılında New 7 Wonders vakfı tarafından internet üzerinden 6 yıl boyunca yapılan oylamada milyonlarca kişinin cep telefonu ve internet üzerinden yaptığı katılım ile, oylamaya sunulan 21 yapıdan seçilen 7 yapı günümüz Dünyanın yedi harikasını oluşturdu. Bu yapılar günümüzde halen varlığını korumakta ve her sene milyonlarca insan tarafından ziraret edilmektedir. Eski Dünyanın yedi harikasına görmek için tıklayınız. 1- Machu Picchu Peru’da bulunan bir İnka şehridir. And dağlarından bir tanesinin zirvesinde bulunan antik kent, deniz seviyesinden 2.360m yüksekliktedir. Şehir, İnkalı bir hükümdar olan Pachacutec Yupanqui tarafından ms 1450 yılları civarında inşa ettirilmiştir. İspanyol istilacılar 1532 yılında buraları işgal…
Dünyanın yedi harikası, tamamı insan oğlu tarafından inşa edilen olağanüstü antik yapılardır. İlk olarak m.ö 5. yüzyılda tarihçi Herodot tarafından ortaya atılmış, daha sonraları m.ö 4. yüzyılda ise Sidonlu Antipatros tarafından ilk defa “Dünyanın Yedi Harikası Üzerine” adlı eserle oluşturulmuştur. Bu antik yapılardan ne yazık ki sadece birisi günümüze kadar sağ salim bir şekilde ulaşabilmiş diğerleri doğal afetler ve çeşitli olaylar sonucunda hasar görüp bazıları yok olmuş bazılarından ise geriye sadece 2-3 parça taş yığını kalmıştır. Sidonlu Antipatros’un eserinde geçen Dünyanın Yedi Harikası günümüzde artık geçerliliğini yitirmiştir, Dünyanın yeni yedi harikası İsviçre de New 7 Wonders adlı vakıf tarafından internet ve…
Erwin Johannes Eugen Rommel 1891’de doğdu ve 1910’da Alman Ordusu’na öğrenci olarak katıldı. 1. Dünya Savaşı sırasında İtalya, Romanya ve Fransa’daki Alman Ordusu ile piyade teğmenliği yaptı. Caporetto Muharebesi sırasındaki cesaretinden dolayı, İmparatorluk Almanya’nın kuvvetleri, ‘Pour le Merite’nin Emri’ – Mavi Max tarafından verilen en yüksek dekorasyona layık görüldü. Dünya savaşları arasındaki yıllarda, Rommel Dresden Piyade Okulu’nda eğitmen olarak çalıştı ve daha sonra Alman Savaş Akademisi Komutanı olarak görev yaptı. Bu dönemde “Piyade Saldırıları” kitabını yazmıştır. Kişisel deneyimlerine dayanmasına rağmen, kitap seminal bir çalışma haline geldi ve askeri öğrencilerin ve genç subayların eğitimine dahil edildi. 3. Reich’ın yükselişi sırasında Rommel,…
Charles Whitman, 24 Haziran 1941 tarihinde Lake Worth, Florida’da doğdu. Küçük yaşlarda izcilik eğitimi almış, ilerleyen dönemlerin deniz piyadesi olarak görev yapmış, yetişkin bir yaşa geldiğinde ise karısı ve annesiyle birlikte yaşamakta ve bir bankada memurluk yapmaktaydı. Bir süredir kafasındaki problemler ile ilgili psikoloğa gitmekte ve ona bu sorunlarından bahsetmekteydi. “Bir keresinde bir doktorla iki saat kadar konuşup, ona çok güçlü biçimde hissettiğim şiddet duygusunun altında ezildiğimi anlatmaya çalıştım. O seanstan sonra doktoru bir daha görmedim. O zamandan beri bu zihinsel çalkantıyla tek başıma mücadele etmekteyim ve görünen o ki, hiçbir yararı yok” Teksas Kulesinde Katliam Charles Whitman bu sorunlar ile…
Baklavanın kültürünü birçok ülke sahiplense de yapılan çalışmalar ve araştırmalar bunu sonuçsuz bırakır. Baklavayı sadece Türkler değil, Orta Doğu, Doğu Akdeniz ve Balkanlar’ın neredeyse bütün kavimleri sahip çıkar. Yunanlılar, Bulgarlar, Ermeniler, Yahudiler, Araplar gibi diğer birçok medeniyet de baklavayı kendi kültüründen bir tatlı olarak takdim ederler. Orta doğu, Doğu akdeniz ve Balkanlar’ın bir zamanlar Osmanlı toprakları içerisinde bulunduğu aşikâr ve bu acıdan bir nevi baklavayı Osmanlı tatlısı diye adlandırabiliriz. Fakat yapılan bu “Osmanlı Tatlısı” betimlemesi zamanında yaşadığı toprakların Osmanlı İmparatorluğuna bağlı olup, tarih ilerledikçe meydana gelen savaşlar ve Osmanlı İmparatorluğunun güç kaybetmesi nedeniyle bazı ülkelerin Osmanlı iradesinden çıkıp kendi bağımsızlıklarını…
Budizm, Buda’nın milâttan önce VI. yüzyılda Hindistan’da kurduğu din ve felsefe sistemidir. Budizm kelimesi Batı dillerinde Buda’nın kurduğu dinin adı olarak kullanılmaktadır. Asya’da Budistler’in yaşadığı ülkelerde bu din Buda-Sasana (Buda şâkirtliği, Buda disiplini) diye adlandırılır. Milâttan önce VI. yüzyılda Hindistan’ın kuzeydoğusunda doğan, Brahman şekilciliğine ve kast sistemine karşı çıkmıştır. Günümüzde Hindistan, Çin, Mançurya, Moğolistan, Seylan, Tayland, Burma, Kamboçya, Laos, Doğu Bengal, Vietnam, Bhutan, Birmanya, Singapur, Malezya, Tayvan, Kore ve Japonya gibi Asya ülkelerinde Budistler’in sayısı büyük bir yer tutar. Ayrıca özellikle Zen Budizm denilen yeni bir Budist mezhep bazı Avrupa ülkelerinde taraftarlar kazanmaktadır. Budizm Bir Din Mi Yoksa Felsefe mi?…
Roma İmparatorluğu sömürgecilik anlayışı ile genişlemeye devam ederken sıra Britanya’ya gelmişti. Britanya çeşitli yerel kabilelerin yaşadığı birleşik bir toplumun oluşmadığı, Romalılara göre gelişmemiş ve barbar olarak adlandırdığı bir toplum idi. Roma İmparatorluğunun burayı istilası görünüşte kolay olması gerekirken, bu yolda başarısız olucak aynı zamanda çıkan bir isyan sonucunda oldukça büyük zayiatlar vericekti. Romanın disiplinli lejyonları ve senkronize savaş taktikleri karşısında önlerinde bulunan barbarlar düzensiz ve bir roma askeri kadar eğitimli değillerdi, ayrıca kullandıkları eşyalar Roma lejyonlarınınki ile kıyaslanamazdı, fakar Romalılar açıkca bu halkın yaşam biçiminden ve Britanya’nın içlerine doğru ilerlemekten korkmaktaydılar. Gün geçtikçe daha ileriye ilerliyor ve yerel halkı katletmeye…
Bir gecede okyanusa batan efsanevi kıta Atlantis pek çok kişi tarafından bilinmektedir. Platon’a göre Atlantis, Herkül Sütunları’nın ötesinde” yer alan, Batı Avrupa ve Afrika’nın birçok kısmını fetheden ve Solon’un zamanından 9000 yıl önce Atina’yı fethetmeye çalışan, ancak başarılı olamayıp bir gecede okyanusa batan bir uygarlıktır. Platon’un diyaloglarında gömülü bir hikâye halinde olan Atlantis, genellikle Platon tarafından kendi politik teorilerini anlatmak için yaratılmış bir efsane olarak görülür. Platon’a göre bu kıta çok zengindi ve soylu insanlar tarafından yönetiliyordu. Bir felaket sonucu okyanusun sularına gömülmüştü. Kur’an’da atlantis “Ad Kavmi” olarak da anılır. Şimdiye kadar Atlantis hakkında tüm bilinenler ve bilinmeyenleri 5 maddede…
Şivlilik Anadolu’nun bazı bölgelerinde Regaib Kandili’nin gelişini kutlama, mahallelerde eşe dosta haber verme, çocukları sevindirme niteliğinde yüzyıllardır süregelen bir gelenektir. Özellikle en bilineni ve hala devam edeni, Konya şehir merkezindedir. Şivlilik Ve Fener Alayı Ne Zaman Kutlanır ? Regaib Kandili, Recep Ayı’nın ilk Perşembe günüdür. Böylece ilk Perşembe şivlilik, önceki Çarşamba gecesi de fener alayı olarak kutlanır. Fener alayı kutlamaları Nevruz kutlamalarına benzetilebilir. Üç ayların gelişi de tıpkı baharın gelişi gibi coşkuyla karşılanmış olur. Şivliliğin Hikayesi Fener alayı ismini Kandil öncesi gecelerinde mahyaların yakılmasıyla, çocukların da bu mahyalar gibi fenerler yakarak eğlenmesine atfedilir. 1071’den önceleri Konya’ya göçen atalarımızın ailelerinden biri,…